Atriyal Fibrilasyon Ablasyonu

Atriyal Fibrilasyon Ablasyonu Ankara

Atriyal fibrilasyon, en sık rastlanan kalp ritim bozukluklarından biridir. Genellikle yaşlılarda görülen bir aritmi türü olmasına rağmen, genç insanlarda da ortaya çıkabilir. Atriyal fibrilasyon, uzun yıllar hiçbir belirti vermeden seyredebilir. Başlıca belirtisi ise kalp çarpıntısıdır. Tedavi edilmediğinde, yaşlılarda felç riskini oldukça artırır. Aynı zamanda kalp büyümesine ve kalbin yetersiz çalışmasına neden olabilir. Atriyal fibrilasyon tedavisinde kullanılan en etkili yöntem ise ablasyondur. Atriyal fibrilasyon ablasyonu, özellikle ilaç kullanamayan, ilaç kullansa da ritmi kontrol edilemeyen ya da aritmiye daha kalıcı çözüm arayan hastalar için ideal bir tedavi alternatifidir. Ankara’da, atriyal fibrilasyon ablasyonu hakkında daha detaylı bilgi almak için Prof. Dr. Basri Amasyalı ile iletişime geçebilir ve randevu alabilirsiniz.

Atriyal Fibrilasyon Nedir?

Atriyal fibrilasyon, kalbin belli düzende çalışmasını sağlayan uyarıların düzensizleşmesi sonucunda ortaya çıkan ritim bozukluğudur. Normalde, kalbin küçük odacığında yani atriyumda düzenli bir şekilde yol alan uyarılar, kulakçıklar içinde ve özellikle de sol kulakçıkta bulunan yüzlerce farklı odaktan kaynaklanan düzensiz uyarıcılar nedeniyle düzensiz hâle gelir. Yani kulakçıkların içinde düzenli bir ritim tamamen ortadan kalkar ve kalp hızını dakikada 150-200 vuruşa kadar çıkartabilen düzensiz bir ritim ortaya çıkar. Eğer kişide atriyal fibrilasyon ile birlikte seyreden başka kalp hastalıkları da varsa kalbin pompalama gücü %20 – 30 civarında kadar düşebilir. AF bir süre sonra hastaların var olan şikâyetlerinin iyice artmasına neden olabilir ve yaşamsal riskler doğurabilir.

Atriyal Fibrilasyon Belirtileri Nelerdir?

Atriyal fibrilasyonun en karakteristik belirtisi kalp çarpıntısıdır. AF olan hastalarda kalp atım hızı oldukça yüksektir ve kesik kesik düzensiz bir ritim vardır. Buna bağlı olarak sık sık çarpıntı şikâyeti ortaya çıkabilir. Kalp atım hızının yüksek olmasına bağlı olarak hastalar daha çabuk yorulur ve nadir de olsa bayılma gibi istenmeyen durumlar ortaya çıkabilir. Ancak bazı hastalar çarpıntıyı direkt olarak hissetmez. Bunun yerine nefes darlığı, huzursuzluk, tansiyonda dengesizlik gibi farklı şikayetlerle gelebilir. Bunun yanı sıra hastaların bazılarında ilk şikayet emboliye bağlı olabilir.

Atriyal Fibrilasyon Tedavi Edilmediğinde;

  • Ciddi kalp problemlerine yol açabilir. Kalp büyümesi ve kalp yetmezliği bunların başında gelir.
  • Atriyal fibrilasyon sırasında kalbin özellikle sol kulakçığında puhtı oluşma riski vardır. Özellikle yaşlı ve ilave olarak tansiyon, kalp kapak hastalığı, şeker hastalığı olan ve kilolu bireylerde bu risk daha fazladır. Böyle bir durumda kalpte oluşan pıhtı beyin damarını tıkarsa kişide felç gelişir. Bazı hastalarda pıhtı böbrek ya da diğer iç organlarımızın damarını tıkayarak o organların beslemesini bozup organımızın kaybına yol açabilmektedir. Bazı durumlarda da oluşan pıhtı ayağımızı besleyen atardamarları tıkayarak bacak kangrenine neden olabilmektedir.
  • Uzun süreli yüksek hızda ve düzensiz çalışan kalpte zamanla büyüme ve kalp kasında zayıflama olur. Böyle bir durumda kalpten yeterince kan pompalanmadığı için vücut çok daha çabuk yorulur. Kandan yeterince oksijen alınamadığı için nefes darlığı ve göğüs ağrısı gibi şikâyetler de ortaya çıkabilir.

Atriyal Fibrilasyon Nasıl Tedavi Edilir?

Atriyal fibrilasyon, hem medikal ilaçlar hem de ablasyon denen girişimsel yollarla tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Günümüzde atriyal fibrilasyon tedavisinde en etkin yöntem ise “ablasyon”dur. Medikal ilaçlar, genellikle atriyal fibrilasyonu baskı altında tutmaya ve semptomları kontrol altına almaya yöneliktir. Bu nedenle tam anlamıyla iyileştirici özelliği bulunmaz. Yani AF’ye yol açan sorunlu bölgeleri yok etmez, bu bölgeleri baskı altında tutar. Ayrıca hasta ritim düzenleyici ilaçlardan fayda görmüş olsa bile ciddi yan etkilere sahip ilaçları ömür boyu, düzenli olarak kullanması gerekir.

Atriyal Fibrilasyon Ablasyonu Nedir?

Ablasyon, birçok ritim bozukluğunun tedavisinde olduğu gibi AF tedavisinde de en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. Atriyal fibrilasyon hastaların %90’nında sol kulakçıkta yer alan anormal odaklardan kaynaklanır. Ablasyon ile atriyal fibrilasyon tedavisinde amaç; kalp ritmini bozan sol kulakçık başta olmak üzere bu anormal odakların yakma ya da dondurma yöntemi ile ortadan kaldırılmasıdır. Özellikle çeşitli nedenlerle ilaç kullanamayan veya ilaç tedavisine yeterli yanıtın alınamadığı hastalar için öncelikle düşünülmesi gerek bir tedavi yaklaşımıdır.

AF ablasonyonunda başarı hastadan hastaya çok farklılık göstermektedir. Bunun da en büyük sebebi AF’nin kalbinizde ne kadar hasar oluşturduğudur. Erken zamanda yapılan ablasyonlarda uzun yıllar AF’den kurtulma şansımız %80’lere kadar çıkabilirken geç dönemde yapılan ablasyonlarda bu oran %50’ler kadar düşmektedir. Bu yüzden ilaçlar bana iyi geliyor diyerek ablasyon yaptırmakta geç kalmamak gerekiyor.

Atriyal Fibrilasyon Ablasyonu Nasıl Yapılır?

AF ablasyonu, yaklaşık 1 – 1,5 saat süren bir işlemdir. İşlem anjio laboratuarında yapılır. Sağ bazen de her iki kasık bölgesi kullanılarak 2 mm kalınlığında plastik borucuklar yoluyla kateter kablolar kalbe ulaştırılır. Herhangi bir kesi yapılmaz. Neşter kullanılmaz. Sedasyon (derin uyku) hâlinde yapılan bir işlem olduğu için hastaların çoğu herhangi bir ağrı ya da acı hissetmez. Çok nadiren bazı hastalarda hasta konforu da düşünülerek genel anestezi de kullanılabilmektedir. Ama hastaların %95’inde sedasyon yeterlidir. İşlemden sonra iyileşme süreci de oldukça kısadır. Hastalar hemen 24 saat sonra taburcu edilir ve günlük aktivitelerine kaldıkları yerden devam edebilir.

Atriyal fibrilasyon ablasyonu iki farklı yöntemle yapılabilir:

Sıcak atriyal fibrilasyon ablasyonu: Aritmiye neden olan bölgeye 50 – 70 derece arasında ısı uygulayarak, hasarlı bölgeyi yakan ablasyon uygulamasıdır.

Soğuk atriyal fibrilasyon ablasyonu: Sıcak ablasyonun aksine -50 ile -70 derece arasında soğuk uygulama ile hasarlı bölgeyi donduran ablasyon uygulamasıdır.

Bu konularla ilgili Web sitemde yer alan videoları izleyerek daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.

(Resimde “3 boyutlu haritalama tekniği kullanılarak” sıcak ablasyon ile yapılan Atriyal Fibrilasyon ablasyon kaydını görmektesiniz. Bu teknikte kablo şeklinde bir kateter kullanılarak kalbin 3 boyutlu görüntüsü (burada CARTO sistemi kullanılmıştır) ortaya konmakta ve kateterin ucunda bulunan 4 mm kalınlığındaki elektrot yardımı ile kalbin hedeflenen bölgeleri nokta nokta ortalama 40-50 derece ısı ile yakılmaktadır.)

(Resimde soğutma yöntemi (Criyoablasyon) ile yapılan Atriyal Fibrilasyon ablasyonunu görmektesiniz. Bu yöntemde ucunda 28 mm çapa sahip balon bulunan bir kateter kullanılmaktadır. Bu balon kalbin hedeflenen 4 bölgesinde şişirilmekte ve buralarda -50 ila -70 dereceler arasında bir soğutma ya da dondurma işlemi sağlanmaktadır. Resimde kalbin sol kulakçığında şişirilen ve dondurma işlemini sağlayan balonu (kırmızı ok) görmektesiniz.)

Ankara Atriyal Fibrilasyon Ablasyonu Tedavisi

AF ne kadar uzun süredir devam ediyorsa, ilaçla tedaviye yanıt alma olasılığı da o kadar düşüktür. Bu nedenle uzun süredir AF hastalığı ile baş etmeye çalışan kişilerde ve AF’ye kalıcı ya da etkili çözüm arayanlarda ablasyon tedavisi oldukça etkili sonuçlar vermektedir. Operasyonun başarısında deneyimli bir ekibin rolü de büyüktür. Atriyal fibrilasyon ablasyonu; deneyimli bir kardiyolog tarafından yapıldığı sürece risk oranı düşük; başarı oranı yüksek bir işlemdir.

Her AF hastasına ablasyon yapılamıyor maalesef. Eğer AF zamanı çok uzamış ve kalbin sol kulakçığına büyük hasar vermiş ve sol kulakçıkta belirgin büyüme olmuşsa ablasyon şansımızı yitirmişiz demektir. Bu yüzden her AF hastası düzenli olarak kontrollere gitmelidir.

Ankara’da, atriyal fibrilasyon ablasyonu ve fiyatları hakkında daha detaylı bilgi almak için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.

Şimdi Ara!
Yol Tarifi